OHAL sürecinde emekli ikramiyesi



Kamuda çalışanların iki hayali vardır. Birincisi iyi bir emekli maaşı almak ikincisi de iyi bir emekli ikramiyesine hak kazanmak. Aslında her ikisi de birbiri ile bağlantılıdır. Bugünkü konumuz ise 'emekli ikramiyesi' olacak.

Mevzuattaki adı ile emekli ikramiyesi, kamu kurumlarında çalışanların çalışmalarının sona ermesinin ardından aldıkları toplu paraya denir. Genelde emekli olunması halinde tahsil edilir. Yaş ve prim gün sayılarını dolduran kamu görevlilerinin emekli olmaları halinde, bir dilekçe ile emekli ikramiyesini alabilirler. Ancak son dönemde, OHAL sürecinde emekli ikramiyesi de karmaşık bir hal aldı. Bir çok kamu görevlisinden emekli ikramiyesine yönelik sorular gelmektedir.

Emekli ikramiyesi 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu ile düzenlenmiştir. 1 Ekim 2008 tarihinden önce göreve başlayan memurların emekli ikramiyeleri, 5434 sayılı Kanunun 89. maddesi kapsamında hesaplanmaktadır. 2008 yılının Ekim ayından sonra görev başlayan kamu görevlilerin emekli ikramiyeleri ise

Kanunun Ek 82. maddesine göre ödenir. Her iki gruptaki kamu görevlilerinin emekli ikramiyesi ödeme esasları aynıdır.

EMEKLİ İKRAMİYESİ İLE İLGİLİ NE TÜR DÜZENLEME YAPILDI?

15 Temmuz darbe girişimi sürecinde ise kamudan binlerce personel ihraç edildi. İhraçlarla ilgili ise emekli ikramiyesi yeniden gündeme geldi. OHAL sürecinde gerek ihraçlarla ilgili gerekse diğer özlük hakları ile ilgili bir çok kararname çıkarıldı. Bu KHK'larla kamudan ihraç edilenlerin emeklilik ve ikramiyeleri hakkında herhangi bir düzenleme yapılmamıştır.

Ancak, 673 sayılı KHK'nın 'Emeklilik Onayları'na ilişkin 6. Maddesinde OHAL sürecinde fiilen görevine devam eden kamu görevlilerinin emeklilik talepleri ve bu kapsamda alınacak emekliye sevk onayı ve ilişik kesme işlemleri hakkında, 5510 sayılı Kanunun 48. maddesinde yer alan bir aylık yasal sürenin olağanüstü hal döneminde uygulanmaması hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm dışında ihraç olunan kamu görevlilerin emeklilik işlemleri ve emekli ikramiyesi konusunda özel bir düzenleme yapılmamıştır. Yani ihraç olunan personelin ikramiye uygulamasında 5434 sayılı Kanunun 89. maddesi ve ek 82. maddesindeki hükümler esas alınacaktır.

EMEKLİ SANDIĞINA TABİ PERSONELE EMEKLİ İKRAMİYESİ ÖDENİR

Emekli ikramiyesi alacak memur, isteğiyle emekli olduğunda yaş haddinden emekli olduğunda vazife malulü olarak veya malul olarak emekli olduğunda, engelli olarak emekli olduğunda memurluk veya memurluk ile birlikte sigortalı veya Bağ-Kur'lu hizmeti olduğunda memurluk hizmetinden dolayı emekli ikramiyesi ödeniyor.
Ancak memur istifa etmişse, görevden çıkarıldıysa emekli ikramiyesine yönelik ödemeler de farklılık gösteriyor.

Memurun SSK'lı, Bağ-Kurlu hizmetleri yoksa, sadece memurluk hizmeti varsa emekli ikramiyesi ödeniyor.

Memurun SSK'lı, Bağ-Kurlu hizmetleri varsa, memurluk hizmetine emekli ikramiyesi ödenmiyor, bu durumda 1475 sayılı İş Kanunu madde 14 hükmünün kuralları kıyasen uygulanıyor.

Söz konusu farklı uygulama 5434 sayılı Kanunda yapılan değişiklikten kaynaklanmaktadır. İş Kanunu kapsamında işten çıkarılan işçilere kıdem tazminatı ödenmemektedir. Aynı kıyaslama ihraçlar içinde baz alınıyor.

Özetle, KHK ile ihraç edilen bir kamu personeli eğer emeklilik için yaş ve hizmet süresini doldurmuşsa, emekli aylığı ve ikramiyesi herhangi bir tereddüde mahal olmaksızın 5434/89. madde birinci fıkrası kapsamında ödenecektir.

Fakat ihraç olunan personel, emeklilik yaşını beklerken başka bir statüde SSK'lı veya Bağ-Kur'lu olarak çalışmışsa, emekli aylığına hak kazandığı tarihte ikramiye ödenip ödenmeyeceği 5434/89. madde ikinci fıkrası hükmüne göre belirlenecektir. Yani kamu görevinden 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak ayrılıp ayrılmadığı araştırılacaktır.

Burada, 1475 sayılı İş Kanunu 14. maddesinde kıdem tazminatına hak kazandıran beş madde, memurlara da kıyasen uygulanmaktadır. OHAL kapsamında ihraç edilen personelin durumu bunlardan sadece birincisi yani "İşveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II. maddesinde gösterilen sebepler dışında fesih" yönünden değerlendirilecektir.

İş Kanunu 25. maddesinin ikinci fıkrası, işverene, işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerinin sabit olması halinde kıdem tazminatı ödemeksizin derhal işten çıkarma hakkı vermektedir. OHAL kapsamında ihraç edilen ve Emekli Sandığı'nın yanı sıra SSK ve Bağ-Kur'u da olan kamu görevlilerine ikramiye ödenmesi konusunda da bu madde kıyasen uygulanacaktır. SGK, söz konusu personelin "ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerinin sabit olması" sebebiyle ihraç edildiği değerlendirmesinde bulunursa, ikramiye ödemeyecektir. Ancak SGK'nın kararına yargı yolu açık olup, ihraç kararının 4857/25/II. kapsamına girmediğini iddia eden kamu görevlileri konuyu yargıya taşıyabiliyorlar. Emekli ikramiyelerine ilişkin davalar ise idari dava olarak görülmektedir.

Konular