SGK Hizmet

Türkiye Diyabet Vakfı, şeker hastalarının ramazanı sağlıklı geçirebilmeleri için dikkat edilmesi gerekenleri anlatan bir açıklama yaptı. Diyabetlilerin oruca başlamadan önce mutlaka doktora danışmaları ve oruç tutmasında sakınca görülmeyenlerin tedavilerinin ramazana göre düzenlenmesi gerektiği bildirildi.

Hayat boyu süren hastalıklardan biri olan şeker hastalığında ilaçların ve insülinin aksatmadan alınması ve beslenme düzenine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, oruç tutmak isteyen diyabetlilerin mutlaka doktorlarına danışması gerektiğini bildiriyorlar. Türkiye Diyabet Vakfı, şeker hastalarının ramazanı sağlıklı geçirebilmeleri için nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda bir açıklama yaptı. Uzun süreli açlık sebebiyle diyabetli hastalarda kan şekeri düşmesi krizleri, ani tansiyon yükselmesi ve buna bağlı olarak beyin damar tıkanıklığı, inme ve göz dibi kanaması gibi ciddi problemlerin gelişebileceğine dikkat çekilen açıklamada "Oruç tutmaya karar veren bir diyabetlinin hekim tarafından eğer uygun görülürse, tedavi ve beslenme programının yeniden düzenlenmesi gerekir. Hastanın bu konuda bilinçlenmesi ve ne yapacağını bilmesi hayati önem taşır" denildi. Açıklamada şu hususlara yer verildi:

DİYABETLİLER SAHURU İHMAL ETMESİN

Sahurda kahvaltı tarzında beslenmeli, mutlaka iki dilim çavdar ya da kepekli, çok tahıllı ekmek, az tuzlu ya da tuzsuz peynir, zeytin ve yumurta yenmelidir. Kahvaltıda mutlaka bol miktarda yeşillik, domates, salatalık, biber, havuç, turp gibi zengin bir salata menüsü olmalıdır. Glisemik indeksi düşük, uzun süreli tok tutan kuru yemiş grubu besinler alınabilir, meyve kan şekerini yükseltebileceği için alınmamalı ya da sınırlı alınmalıdır. Bol su tüketmek çok önemlidir.

İFTARDA BOL SALATA YENMELİ

İftarda bir anda yemeğe yüklenmemek çok önemlidir. Uzun süreli açlık döneminden sonra birden fazla yemek yemek kan şekerinde ani yükselme oluşturabilir. Bu sebeple iftara önce bir dilim çavdar ya da kepekli ekmek, zeytin, hafif bir çorba, bir kase salata ile başlanmalı, biraz ara verildikten sonra ve ilk açlık hissi kontrol altına alındıktan sonra ana yemeğe geçilmelidir.

İftar sofralarında aşırı yağlı ve karbonhidratlı yiyeceklerden kaçınmalıdır. Salata ile vücudun ihtiyacı olan mineral, vitamin ve sıvı desteğinin sağlanması önemlidir.

İFTARDAN SONRA 5 BİN ADIM

Yürüyüş, yemek sonrası kan şekerinin düşmesine yardımcı olur. Bu nedenle iftardan 1 saat sonra 30-60 dakika süren (yaklaşık 5-8 bin adım) bir yürüyüş ihmal edilmemelidir.

MEYVENİN DE SINIRI OLSUN

Meyve tüketimi aşırı miktarda olmamalı, diğer yiyecekler gibi mümkün olduğu kadar yavaş çiğnenmelidir. Unutulmamalıdır ki aşırı ve hızlı meyve tüketimi kan şekerini yükseltir.

İNSÜLİN DOZLARI YENİDEN DÜZENLENMELİ

Her diyabetlinin tedavisi kişiye özeldir. Diyabetli eğer oruç tutabilecek durumda ise mutlaka hekimine danışmalı ve tedavi planı mutlaka yeniden düzenlenmelidir. Genel hatları ile diyabet tedavisinde kullanılan haplar, insülin direncinde etkili olanlar, kan şekerini düzenleyenler ve kan şekerini düşürücü ilaçlar olmak üzere üç gruba ayrılır. Diyabetli bir hastanın, ramazanda insülin direncini ve kan şekerini düzenleyen ilaçların dozlarını ve saatlerini düzenlemeye gerek yoktur. Ancak kan şeker düşürücü ilaçların ve uzun etkili insülinlerin dozlarının yeniden düzenlenmesi, doz ağırlığının iftara kaydırılması gerekir. Aksi takdirde ani kan şekeri düşmeleri yaşanabilir.