Özel sektörle devlet arasında yoğun bakım krizi
SGK'nin özel hastanelerdeki yoğun bakım servislerini seviyelendirip ona göre ücret ödemesi, özel hastanelerle arasını açtı. SGK, 'fazla ödemek istemiyorum' derken özel hastaneler 'hizmet veremeyebiliriz' uyarısında bulunuyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) yoğun bakım servisleriyle ilgili olarak aldığı önlemler, kamu ile özel hastaneler arasında 'yoğun bakım gerilimi' başlattı. SGK artık tescili yapılmamış yoğun bakım hizmetlerinde en alt düzeyden ödeme yapacağını açıklarken; SGK'ya mektup yazan özel hastaneler "Böyle giderse yoğun bakım hizmeti veremeyiz" dedi.
TESCİL GEREKİYORDU
SGK özel hastanelerin verdiği yoğun bakım hizmetlerinde, verilen hizmetin yoğunluğuna ve niteliğine göre farklı ücretlendirmeler uyguluyor. Birinci basamak yoğun bakım hizmetine 200 TL civarında ödenirken; bu rakam 3. basamakta 800 TL'ye kadar çıkıyor. Hastanenin yoğun bakım hizmetinin kaçıncı seviye olduğunu ise Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı tescil belirliyor. Tescile göre, kamunun yaptığı ödeme tutarları da değişiyor. Ancak seviye tescil işlemleri tamamlanmadığı için, 2014 yılı sonuna kadar özel hastanelere verdikleri hizmet karşılığında farklı seviyeler üzerinden yoğun bakım ödemesi yapıldı. 1 Temmuz'da ise SGK bir duyuru yaptı ve esnek dönemin sona erdiğini açıkladı. Karar çerçevesinde 1 Ağustos tarihi itibariyle seviyelendirmesi yapılmamış olan yoğun bakım servislerinde verilen hizmetleri 1. basamak olarak değerlendirmeye ve en alt düzeyde ödeme yapmaya başladı.
ÖZELLER ALARMA GEÇTİ
SGK'nın duyurusu üzerine, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) de geçtiğimiz günlerde SGK'ya mektup yazdı. Tescili yapılmamış özel sağlık tesislerinde de ikinci ve üçüncü basamak yoğun bakım hizmeti verilebildiği belirtilen yazıda, Başbakanlık'ın acil sağlık hizmetleri genelgesi ve konuyla ilgili tebliğlerin de bu konuda hastanelere esneklik sağladığı vurgulandı. Buna karşın tescili tamamlanmamış yoğun bakım hizmetlerine en alt seviyeden ödeme yapılmasının hem hekim emeğinin göz ardı edilmesine ve sağlık kuruluşunun zarar görmesine, hem de toplumun zarar görmesine neden olacağı vurgulanan mektupta şöyle denildi:
"Hekimlik mesleği, hiçbir yazılı kural veya mevzuat hükmüne gerek duymaksızın acil vakalara gereken tüm tedavileri yapmayı kendisine bir ödev olarak getirmiştir. Bu ödev yukarıda ifade ettiğimiz genelge, tebliğ ve konu ile ilgili birçok mevzuat hükmünde yerini bulmuş ve aksine davranışlar yaptırım altına alınmıştır. Ancak bu ödev gereği yapılan hizmetlerin maddi karşılığı sistematik bir şekilde ödenmemeye veya eksik ödenmeye başladığı takdirde Anayasamızın 18. Maddesinde belirtilen angarya yasağının ihlali durumu söz konusu olmaya başlayacaktır. Yapılan (hastaya - hastalığa ve bilime uygun) tedavinin bedelinin alınamayacak olması yoğun bakım tedavi hizmetlerinin bir süre sonra sürdürülememesine neden olacaktır."
SGK: Artık fazla ödeme yapmak istemiyoruz
SGK yetkilileri sorunun kaynağının tescil işlemlerinin tamamlanmaması olduğunu belirtti. Yoğun bakımlarda 1. seviye ile 3. seviye arasında 4 kat ücret farkı oluştuğuna dikkat çeken yetkililer şu görüşleri dile getirdi: "Biz artık sağlıklı bir tescil işlemi olmadan daha fazla ödeme yapmak istemiyoruz. Tescil işlemi tamamlansa ve objektif bir değerlendirme ışığında yoğun bakım hizmetlerinin seviyesi ortaya çıksa ona göre gönül rahatlığıyla ödeme yapabiliriz. Ama neticede biz de kamunun kaynağını kullanıyoruz, bu nedenle kimsenin sıkıntı yaşamaması için verilen geçiş sürecinin yeterli olduğunu düşünüyoruz. Bu saatten sonra tescili olmayan yoğun bakım hizmetlerine en alt düzeyde ödeme yapma kararı almamızın gerekçesi bu. Şu anda da bu kararımız uygulamada bulunuyor."
RAKAMLARLA YOĞUN BAKIM
Yoğun bakım yataklarının gereksiz kullanım alanı
Yüzde 15
Hastaların ortalama yoğun bakımda yatış süresi
14 gün
2 haftadan uzun süre yatan hastaların oranı
Yüzde 44.2
Yoğun bakımda yatanlar içinde erkeklerin oranı
Yüzde 52.6
Yoğun bakımda yatanlar içinde kadınların oranı
Yüzde 47.4
SGK Haberleri
- '5 bin tıp öğrencisi aile hekimliğine kazandırılacak'
- 'Bana hizmet edeceksin' diyen kadına nafaka iptali!
- 'Hekime gelenin bel ölçüsü kaydedilecek!'
- 'Her öksüz çocuğa ayda 100 lira'
- 'Kredi kartı borcunun ödenmesi nafaka anlamına gelmez'
- 'Muayene katılım payı kaldırılmayacak'
- 'Yoksulluk nafakası verilmelidir ama bu bir ömür boyu olmaz'
- "e-Devlet’te Engel Yok Projesi" hayata geçirildi
- 1 gün bile çalışan tazminat alacak
- 1 Ocak'ta doğum borçlanması %30 zamlı olacak
- 1 TL yüzünden emeklilikten olmayın
- 1 yıl içinde başvurmayan malullük aylığını alamıyor
- 1 yıl sürmeden boşanma davası açılabilir mi?
- 1.6 milyon mezun genci gelir testi sınavı bekliyor
- 10 milyon emekliye müjde!
- 10 Soruda Evlenme Yardımı (Çeyiz Parası İle İlgili Bilinmesi Gerekenler)
- 10.4 milyon emekli bankaların gözdesi
- 100 Lira Asgari Ücret Desteğinden Kimler Faydalanacak?
- 100 lira seyyanen zammın tamamını tüm emekliler alabilecek mi?
- 100 TL ilave ek ödeme ne zaman kesilir?
- 104 iş yerinde emzirme odası ve kreş yok
- 112 çağrı merkezi 24 saat görev başında
- 112 çalışanlarına nakdi yemek yardımı verilecek
- 112 hattını gereksiz arayanlara ne kadar para cezası veriliyor?
- 12 Aydan Fazla Prim Borcu Bulunanların Sigortalılıklarının Durdurulmasına İlişkin Duyuru
- 15 yıl 3600 gün çalışan herkes tazminat alamaz
- 18 Yaş Öncesi Sigorta Girişinin Emekliliğe Etkisi Nedir?
- 18 Yaşından Küçük Çocuklar Hakkında Genel Sağlık Sigortası Nasıl Uygulanır?
- 2002-2015 yılları arasında emekli maaşları ve artış oranları
- 2008 sonrası girişliler, SSK'lı hizmetini birleştirince emeklilik kesintisi artar mı?