Görevine son verilen 15 yıllık memurun ikramiye alması mümkün müdür?



15 yıllık hizmeti olan memurun görevine son verilmesi halinde ikramiye alması mümkün müdür?

6270 sayılı Kanunla birlikte emekli ikramiyesinde köklü bir değişiklik yapılmıştır. İşçilere yapılan kıdem tazminatı ödemesine ilşikin hususlar memurlar açısından da geçerli kılınmıştır.

Bu bağlamda 5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereği mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malûllük aylığı bağlananlara emekli ikramiyesi ödenebilmesi için 5434 sayılı Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak 5434 sayılı Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen çalışmalarının, 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması gerekmektedir.

1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrası ile kıdem tazminatı ödenmesini gerektiren haller hizmet akitlerinin;

1. İşveren tarafından 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinde gösterilen sebepler dışında,

2. İşçi tarafından 4857 sayılı İş Kanununun 24 üncü maddesi uyarınca,

3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyla,

4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;

5. 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartlar (yani 7000 günlük prim ödeme gün sayısını veya 25 yıllık sigortalılık süresi ile 4500 günlük prim ödeme gün sayısının tamamlanması) veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını (yani 15 yıllık sigortalılık süresi ile 3600 günlük prim ödeme gün sayısını) tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,

feshedilmesi ve son olarak da;

6. Kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi olarak belirlenmiştir.

Diğer taraftan 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı alt bendine göre kıdem tazminatına hak kazanmaya ilişkin şartlardan birisi, işçilerin hizmet akitlerinin bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malûllük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla son bulması olarak belirlenmiş iken, 08/09/1999 tarihinden itibaren emekliliğe hak kazanmak için kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaşın veya kademeli olarak belirlenmiş emeklilik yaşının doldurulmuş olmasının gerekmesi nedeniyle anılan 14 üncü maddeye 4447 sayılı Kanunun 45 inci maddesi ile “506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,” hükmü eklenmiştir. Bu düzenleme suretiyle, iş akdinin yalnızca yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile iş akdini sonlandıranlara kıdem tazminatı ödenmesine ilişkin hüküm ve uygulamalar ilk defa 08/09/1999 tarihinden itibaren başlamıştır.

Bu nedenle, 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı alt bendine göre;

- 08/09/1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanlar için aylığa hak kazanma koşullarından yaş dışında en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme gün sayısı (Görevlerinden 08/09/1999 tarihinden sonra ayrılmak şartıyla),

- 08/09/1999 tarihinden sonra çalışmaya başlayanlar için ise, 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaş koşulu dışında kalan sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısı,

şartlarını yerine getirmek suretiyle iş akdini kendi istekleri ile sonlandıranlar kıdem tazminatından yararlandırıldıklarından, aynı esaslar kamu görevlileri hakkında da uygulanmak suretiyle emekli ikramiyesi ödenebilecektir. Şayet görev kendi istekleri dışında sonlanmışsa bu durumda ikramiye ödenmesi mümkün değildir.

Ancak, yukarıda açıklandığı üzere, yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile iş akdini sonlandıranlara kıdem tazminatı ödenmesine ilişkin hüküm, 08/09/1999 tarihinden itibaren yürürlüğe girdiği için bu tarihten önce en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısı bulunmakta iken ayrılanlar kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde görevlerinden ayrılmış kabul edilmeyeceklerinden, benzer durumdaki yani 08/09/1999 tarihinden önce en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısı bulunmakta iken istifa eden kamu görevlileri emekli ikramiyesinden yararlandırılmayacaklardır.

Aynı şekilde bu kapsamda, 08/09/1999 tarihinden sonra en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme gün sayısı bulunmakta iken görevine son verilenler, kendi istekleri ile görevlerinden ayrılmış sayılamayacaklarından (kıdem tazminatı ödenmesine hak kazanacak şekilde görevden ayrılmış sayılmayacaklarından) emekli ikramiyesine hak kazanamayacaklardır.

Birleştirilmiş hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara 5434 sayılı Kanuna tabi görevlerinden ayrılış nedenlerinin 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesi kapsamında yer alması halinde ödenecek emekli ikramiyesi, 5434 sayılı Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına giren görevlerde geçen her tam fiili hizmet yılı ile sınırlı olarak, bu görevlerden ayrıldıkları tarihteki emeklilik keseneğine esas aylık tutarı üzerinden ve aylık başlangıç tarihindeki katsayılar esas alınarak hesaplanacaktır.

Sonuç olarak; 08/09/1999 tarihinden sonra en az 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödeme gün sayısı bulunmakta iken görevine son verilenler, kendi istekleri ile görevlerinden ayrılmış sayılamayacaklarından (kıdem tazminatı ödenmesine hak kazanacak şekilde görevden ayrılmış sayılmayacaklarından) emekli ikramiyesine hak kazanamayacaklardır.